Çünkü Heşbon’un tarlaları,
Sivma’nın asmaları kurudu.
Ulusların beyleri onların seçkin dallarını kırdılar.
O dallar ki, Yazer’e erişir, çöle uzanırdı,
Filizleri yayılır, gölü aşardı.
For the fields of Heshbon languish, and the vine of Sibmah: the lords of the heathen have broken down the principal plants thereof, they are come even unto Jazer, they wandered through the wilderness: her branches are stretched out, they are gone over the sea.