Hosea 10

İsrail serpilen bir asmaya benzer, Meyvesini veriyor. Meyvesi arttıkça, Sunakları da arttı. Ülkesi zenginleştikçe, Onu güzel dikili taşlarla donattı.

 Israel var ett frodigt vinträd,      som satte frukt.  Men ju mer frukt han fick,      dess flera altaren gjorde han åt sig;  ju bättre det gick hans land,      dess präktigare stoder reste han.Hos. 8,11.

İçleri yalan doldu, Şimdi suçlarının cezasını taşımalılar. RAB sunaklarını yıkacak, Dikili taşlarını yok edecek.

 Deras hjärtan voro hala;      nu skola de lida vad de hava förskyllt.  Han skall själv bryta ned deras altaren,      förstöra deras stoder.

O zaman, “Kralsız kaldık” diyecekler, “Çünkü RAB’den korkmadık. Kralımız olsa bile, Ne yapabilirdi bize?”

 Ja, nu skola de få säga:      »Vi hava blivit utan konung,  därför att vi icke fruktade HERREN.  Dock, en konung,      vad skulle nu han kunna göra för oss?»

Antlaşma yaparken, Boş sözler veriyor, yalan yere ant içiyorlar, Bu yüzden davalar, sürülmüş tarladaki zehirli ot gibi boy veriyor.

 De tala tomma ord,      de svärja falska eder,      de sluta förbund;  men såsom en bitter planta skjuter domen upp      ur markens fåror.

Samiriye’de yaşayanlar Beytaven’deki inek putu yüzünden korkuya kapılacak. Halkı onun ardından yas tutacak, Onun görkemiyle coşan putperest kâhinler Oradan sürgün edildiği için dövünecek.

 För kalvarna i Bet-Aven  skola Samariens inbyggare få bekymmer;  ja, för en sådan skall hans folk hava sorg,  och hans präster skola skria för hans skull,  när hans skatter föras bort från honom.Hos. 8,5.

Put armağan olarak büyük krala, Asur’a götürülecek. Efrayim rezil olacak, İsrail aldığı öğütten utanacak.

 Också han själv skall bliva släpad till Assyrien  såsom en skänk åt Jarebs-konungen.Hos. 5,13.  Skam skall Efraim uppbära,  Israel skall komma på skam med sina rådslag.

Samiriye, Kralı’yla birlikte Su üstündeki çubuk gibi akıp gidecek.

 Det är förbi med Samariens konung;  såsom ett spån på vattnet far han hän.

[] İsrail’in günahı olan Aven’deki puta tapılan yerler yok olacak, Sunaklarını dikenler, devedikenleri saracak. O zaman dağlara, “Bizi örtün!”, Tepelere, “Üzerimize düşün!” diyecekler.

 Ödelagda bliva Avens offerhöjder,      som Israel så har försyndat sig med;  törne och tistel      skall skjuta upp på deras altaren.  Då skall man säga till bergen: »Skylen oss»,  och till höjderna: »Fallen över oss.»Jes. 2,19. Luk. 23,30. Upp. 6,16.

[] “Ey İsrail, Giva’da geçirdiğin günlerden beri Günah işledin. Orada direndiniz bana. Kötülere karşı açılan savaş Giva’da size erişemez mi?

 Israels synd når tillbaka      ända till Gibeas dagar;      där hava de förblivit stående.  Icke skulle hämndekriget mot de orättfärdiga      kunna nå dem i deras Gibea?Dom. 19,22 f. 1 Sam. 8,6 f. 15,34 f. Hos. 9,9. 13,10 f.

İstediğim zaman onları cezalandıracağım, Çifte günahlarına bağlandıkları zaman, Uluslar toplanacak onlara karşı.

 Jo, när mig så lyster, tuktar jag dem;  då skola folken församlas mot dem  och oka dem ihop med deras båda missgärningsverk.1 Kon. 12,28 f. Am. 8,14.

Efrayim eğitilmiş ineğe benzer, Buğday dövmeyi sever. Ama ben boyunduruk takacağım onun güzel boynuna. Koşum vuracağım Efrayim’in sırtına, Yahuda çift sürecek, Yakup tırmık çekecek.

 Efraim har varit en hemtam kalv,      som fann behag i att gå på trösklogen;  och jag har skonat      hans frodiga hals.  Nu skall jag spänna Efraim i oket,      Juda skall gå för plogen,      Jakob för harven.5 Mos. 25,4. 1 Kor. 9,9.

[] Doğruluk ekin kendiniz için, Sevgi meyveleri biçin. Nadasa bıraktığınız toprağı işleyin; Çünkü RAB’be yönelme zamanıdır, Gelip üzerinize doğruluk yağdırıncaya dek.

 Sån ut åt eder i rättfärdighet,  skörden efter kärlekens bud,  bryten eder ny mark;  ty det är tid att söka HERREN,  för att han skall komma och låta rättfärdighet regna över eder.Jer. 4,3.

Ama siz kötülük ektiniz, Fesat biçtiniz, Yalanın meyvesini yediniz. Çünkü kendi yolunuza, Yiğitlerinizin çokluğuna güvendiniz.

 I haven plöjt ogudaktighet,      orättfärdighet haven I skördat,  I haven ätit lögnaktighets frukt,      i förlitande på eder väg,      på edra många hjältar.

Bu yüzden halkınızın arasında savaş uğultusu çıkacak, Yıkılacak bütün surlarınız, Şalman’ın savaşta Beytarvel’i yıktığı gibi. Anneler çocuklarıyla birlikte yere çalınıp parçalandı.

 Men ett stridslarm skall uppstå bland edra stammar,      och alla edra fästen skola ödeläggas,      såsom Bet-Arbel ödelades av Salman      på stridens dag,  då man krossade både mödrar och barn.

Ey Beytel, sana da aynısı yapılacak, Kötülüğünün büyüklüğü yüzünden. Tan ağarırken İsrail Kralı büsbütün yok olacak.

 Sådant skall Betel tillskynda eder,  för eder stora ondskas skull.  När morgonrodnaden går upp, är det förbi,  förbi med Israels konung!